Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

Okçuluk Sporu - Ok ve Yay Hakkında
www.arsivbelge.com
Okçuluk Sporu - Ok ve Yay Hakkında BilgiOkçuluk Sporu - Ok ve Yay Hakkında dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
Okçuluk Sporu - Ok ve Yay Hakkında başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Okçuluk Sporu Hakkında Bilgiler

Kökeni insanoğlunun avcılık günlerine dayanan, oku bir yay aracılıyla hedefe göndermeyi amaçlayan spor dalı. Okçuluk ilk kez 1904 yılında olimpiyat programına alındı. Bu branşta ilk dönemlerde Fransa, Belçika ve İngiltere başarılı sonuçlar almış, daha sonraki dönemlerde Amerika, Sovyetler Birliği, Iskandinav ülkeleri ve İtalya bu ülkeleri izlemiştir.

Kemankeşlik :

Kemankeşlik; Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılan bir okçuluk sporudur. Kemankeşlik sporunun araçları olan ok ve yay için ise;

1- Ok :

Okun boyu “gez” olarak ölçülür. Bir gez yaklaşık olarak 65 – 70 cm. civarındadır, çeşitli ahşap malzemelerden (çam ağaçlarının kuzey rüzgarı alan kısımlarından) veya bambu kamışından yapılır.

Ok ucuna “demren” ya da “temren” adı verilir, kemik veya demirden yapılır.

Okun son kısmı olan tüy kısmına ise “yelek” adı verilir, genelde kuğu, kartal tüyleri kullanılır, ucunda temreni olan oklara işlevine göre gerektiğinde yelek takılmaz.

2- Yay :

Osmanlı yayı ise son derece işlevsel, aynı zamanda kısa, kullanımı kolay ve “pek”, yani oldukça sert yaylardır.

Yay ipine Tirkeş veyahut Çile adı da verilir. Tirkeş, genelde koyun bağırsağından olabileceği gibi ibrişimden de imal edilir.

Yaylar genelde filmlerde görüldüğü gibi sürekli olarak gergin durumda değillerdir. Normal durumda tirkeş ve yay gerilimsiz ve gevşek bir şekilde durur, kullanılacağı zaman ise yay kurulur. Yay terse doğru kurulmaktadır ve oldukça güç gerektiren bir iştir.

Oklar Hakkında Genel Bilgi :
Bir oku ok gövdesi, ok ucu, yelek ve arkalık olmak üzere dört bölüm halinde incelemek mümkündür.

Günümüzde ok gövdeleri ahşap, fiberglas, alüminyum, karbon ve alüminyum-karbon kompoziti olarak yapılmaktadır. Ahşap oklar geleneksel okçuluğa meraklı bir avuç romantik tarafından kullanılmaya devam etmektedir. Modern ekipman ile hedef okçuluğu çalışanlar tarafından iltifat görmemeleri ağacın fiziki özelliklerinden kaynaklanan zaaflardandır.

Ahşap okların ağırlık ve spin açısından birbirlerine yakın değerlerde üretilmeleri zordur. Ayrıca ahşap oklar dayanıksızdır da. Masif fiberglas oklar, ağır olmaları sebebiyle fazla ilgi görmemekte, ağır ve suya mukavim oluşları sebebiyle, daha çok ok ve yayla balık avlayanlarca tercih edilmektedirler.

Alüminyum oklar, üretim tekniği sayesinde ağırlık ve spin olarak birbirlerine çok yakın yapılabilirler. Dayanıklıdırlar, ancak uzun mesafe hedef atışları için ağırdırlar. Hedef okçuluğunda en çok kullanılan oklar karbon ve alüminyum-karbon kompoziti (A/C/C) oklardır.

Bunlar diğer ok türlerine göre nispeten pahalı olmakla beraber hafif ve sağlamdırlar. Uzun mesafe atışlarında çarpraz hava akımlarından fazla etkilenmezler. Spin değeri ve ağırlık bakımından çok düşük toleranslarda üretilebilirler.

Ok uçları, hizmet ettikleri amaca uygun olarak taş, kemik, boynuz, metal kullanılarak yapılmıştır. Günümüzde hedef uçlarında çelik; av uçlarında ise çelik, alüminyum alaşımları ve lastik kullanılmaktadır.

Okun arkasında, hava sürtünmesi yoluyla ok uçuşunu düzelten bir kuyruk takımı vardır. Üç veya dört tüyden oluşan ve dümen işlevi gören bu takıma “yelek” denir. Eskiden beri doğal kuş tüylerinden yapılan yelek için günümüze plastik kullanılmaktadır.

Plastik yelekler fizik kuvvetlere ve neme daha dayanıklı olduklarından, doğal tüyleri neredeyse tamamen tahtından indirmişlerdir. Doğal tüyler geleneksel okçuluk meraklısı kitle tarafından hala kullanılmaktadır. Dört parçalı yelek kullanımı da hemen hemen terk edilmiştir.

Ok gövdesinin arkasında, okun kirişe takılmasını sağlayan bir kertik vardır.

Günümüzde “arkalık” adını almıştır. Geçmişte arkalık, ok gövdesinin arkasının direkt yontulması ile yapılabildiği gibi; ağaç, kemik, boynuz gibi bir materyalden şekillendirilip gövdeye yapıştırıldığı da olurdu. Bugün arkalıklar plastikten yapılmakta; ok gövdesinin çapı ve yapıldığı materyale bağlı olarak muhtelif metodlarla okun arkasına monte edilmektedir.

Okçuluk Sporu :

Güç, koordinasyon ve sabır, işte iyi bir okçuda bulunması gereken üç ana özelliktir. Doğal ki her sporcudan beklenen çalışkanlık ve hırs da bunlara eklenince, iyi bir Okçuluk sporcusunu tanımlamış oluruz.

12-14 yaşları, okçuluğa başlamanın en uygun dönemidir. İyi bir ok atıcısı olmak için de 1,5 ya da 2 yıl gerekir. Başlangıç döneminden gençlere (16-18 yaş) geçtikten sonra 18 yaş üstü, yani büyükler klasmanına ulaşırsınız ki bu da 4-6 yıl gibi bir zamanı kapsar. Günde 3-4 saat, haftada en az 5 gün antreman gerekir.

Okçuluk – Ok ve Yay Malzemeleri:

YAY

Yayların boyu 11-12 tutamdır.
Yay birinci, orta, ikinci boy olmak üzere üç boy olur.
Umûmîyetle dört parçadır: Ağaç, tutkal, sinir, kemik.
En büyük yay 115, en hafif yay da 95 dirhem [*3] den fazla veyâ noksan olmamalıdır.
Yapılışı güç ve büyük bir dikkat isteyen yay hassâsîyetini asırlarca muhâfaza edebilir.
Bâzı kuvvetli pehlivanlar 115 dirhemden daha ağır yaylar kullanmışlardır. Bursa'lı Şûcâ yıldız menzili taşını 107, Tozkoparan İskender Edirne'deki menzil taşını 130 dirhemlik yaylarla yapmışlardır.
Osmanlı'larda Muhiddin, Süleymân, Usta Pervâne, Büyük ibrâhim, Yahyâ, Mehmed isimlerindeki ustalar Osmanlı yaylarına zerâfet, estetik ve balistik mezîyetler vermişlerdir.

Yay Ağacı

En iyi yay ağacı Gerede'de yetişen Akça ağaçtır. Tutkalı çok fazla emerler. Bu karaağaçların ihtiyâr gövdeleri kesilir, kökten çıkan sürgünler iki bilek kalınlığında olunca yerden 25 santim kadar yukarıdan 13-14 tutam kesilir. Ortadan eşit olarak iki kısma ayrılır. Bir kazandaki soğuk suda üç gün bekletilir. Üç günden sonra kazanın altına ateş yakılarak kaynatılır. Bu kaynama süresi de üç gündür. Sonra ağaçlar çıkarılır. Talaş alevine tutulur. Biraz suyunu çektikten sonra tutkala yatırılır. Ağacın tutkalı iyice emmesi beklenir.
Bu işlemden sonra ağaç, kalın tahtalara oyulmuş, iki ucu içine kıvrık kalıplara sıkıştırılır ve urganlarla bağlanır. Asıl i'mâl devri kalıptan çıkarıldıktan sonra başlar. Kurulduktan sonra dış tarafa gelecek kısmına sinir yapıştırılır.
Yay ağacı 10 yıl bekletildikten sonra işlemeye alınır.

Tutkal

Tutkal yay ağacına elastıkîyet veren bir maddedir. Yayın en mühim maddesini teşkîl eden tutkal, çok titiz hazırlanan bir maddedir. Yay tutkalları bilhassa Gelibolu civârındaki Çakal (Çokal) köyünde yapılır ve bu isimle anılır.

Sinir

En iyi sinir için, Trakya'da yetişen inek ve öküzlerin ayak bileklerinden diz kapaklarına kadar olan sinirler bir araya toplanır, yıkanır, kurutulur, kaynatılır ve eritilir. Bu erime sinirlerin lif lif ayrılmasını te'mîn eder, Sinir, yayın kurulduktan sonra dış tarafına gelen kısmına i'tinâ ile döşenir.
Bu hesâblar öylesine incedir ki, meselâ puta yaylarına öküz siniri, menzil yaylarına inek siniri döşenir. Bu işlem yaya müthiş bir elastikîyet verir.

Kemik (Boynuz)

Yay kemiği tâbîr edilen boynuz bilhassa mandaların boynuzlarının dış kenarından yapılır. Boynuzun en sert yerleri de kenarlarıdır. Menemen yöresinde yetişen uzun boynuzlu genç öküzlerin boynuzları makbûldür. Boynuzların dış kenarları kökten uca kadar bir kapak hâlinde kesilir. Kazanda kaynatılır. Sonra çam alevinde yumuşatılır ve düzeltilir. Dar tahta kalıplara sıkıştırıldıktan sonra kurutulur, yay tahtasına Çakal tutkalı ile yapıştırılır, üzeri raspa edilir.

Çelik

Kabzanın tam orta kısmına isâbet eden ve iki boynuzun arasında kalan iki milimlik aralığa beyaz bir kemik yerleştirilir ki buna da çelik denir.

Çile

Çile, yayın iki ucuna takılan ve oku fırlatmaya yarayan bir kaytandır. Harp yaylarında çile yerine koyun ve keçi gibi hayvanların bağırsaklarından yapılan gâyet kuvvetli bir ip kullanılır. Çile saf ipektir. Günlerce kaynatıldıktan sonra gölge yerde kurutulmaya bırakılır. Sonra bükülerek ip hâline getirilir. Çile yalnız yarışma yaylarına takılır.

Hedef :

Hedefler sıkıştırılmış saman gibi okları durdurabilecek nitelikte bir kitle üzerine konan misinadan bir iskelet ile güçlendirilmiş ve üzerlerine farklı renklerde iç içe daireler çizilmiş kağıt yüzeylerdir. En ortadaki dairenin sayı değeri 10’dur. Dışa doğru her daire bir puan azalır. Her iki daire aynı renkte boyanmış olup 10 ve 9 sarı 8 ve 7 kırmızı 6 ve 5 mavi 4 ve 3 siyah 2 ve 1 beyaz renktedir. Hedefin ve dairelerin çapı atış yapılan mesafeye göre değişmektedir.

Bir çok kuruluşun belirlediği 20’yi aşkın popüler disiplin vardır. Kuralları Olimpiyat Oyunlarında norm kabul edilen FITA’nın disiplinleri şöyle listelenebilir :

Her mesafede
atılan ok sayısıHedefin yüzeyinin
çapı FITA Erkekler90 metreye 36122cm 70 metreye 36122cm 50 metreye 3680cm 30 metreye 3680cm FITA Bayanlar70 metreye 36122cm 60 metreye 36122cm 50 metreye 3680cm 30 metreye 3680cm FITA I Kapalı Mekan18 metreye 3040 cmFITA II Kapalı Mekan25 metreye 3060 cmDeğiştirilmiş FITA Kapalı Mekan18 metreye 3080 cm
(14-18 yaş arası sporcular için)

FITA Müsabaka Kuralları :

Müsabaka sırasında hakemler her sporcuyu önceden numaralandırılmış hedeflerden biri ile eşler. Müsabakanın başında bir hedefle birden fazla sporcunun eşleştirildiği olur. Her sporcu kurallarca ön görülen sayıda ok atar. Atılan ok sayısına göre aşılmaması gereken bir süre de vardır. Atış çizgisine gelmek ve okları toplamak üzere hedeflere gitmek için hakemler tarafından bir ve iki adet sinyal sesi verilir.

Hedeften okların çıkarılması bir hakem eşliğinde ve sporcular tarafından yapılır. Puanlar amaca yönelik hazırlanmış formlara büyükten küçüğe doğru sıralanarak yazılır. Bu formlar genellikle okçulara verilir bazen de hedefe iliştirilir. Okların puanları değerlendirilirken iki puan bölgesini ayıran çizgi üzerinde ok varsa yüksek olan puan yazılır. Okun kazandırdığı puanda herhangi bir fikir ayrılığı olması durumunda hedefin yakınında hazır bulunan hakem haberdar edilerek karar ona bırakılır. Bu sebeple hedefe saplı okların puanları sayılıp hesaplanırken onları ellemek ya da çıkarmak kural dışıdır.

Yerden sekerek hedefe saplanan oklar sıfır puan sayılır. Eğer bir ok hedef kağıdını tamamen delip arkaya geçer ama sıkıştırılmış saman gövdede kalırsa arkadan öne itilerek dışarı çıkarılır ve hedef kağıdında kaça saplandığı okunur. Eğer ok saman gövdeyi de delip geçmişse ve bu hakemlerden biri ya da müsabık okçulardan biri tarafından görüldüyse okun puanı 7 kabul edilir. Atılan ok hedefteki bir oka çarpar ve bu sebeple hedef kağıdına ulaşamaz ise çarptığı okun saplı olduğu bölgedeki puanı almış sayılır. Dalgınlık veya başka bir sebeple hakemin kendisi için belirlediği hedef dışındaki bir hedefe ok atan müsabık o okun puanını alamaz.

Eğer bir müsabık ön görülen oktan fazla sayıda ok atmışsa mesela 6 ok atılacak bir seride 7 ok atmışsa en yüksek puanı alan ok değerlendirme dışında tutulur. Eğer bir müsabık atış hattını terk ettikten ya da atışların sonunu belirleyen sinyal çaldıktan sonra atması gerekenden daha az ok attığını farkederse eksik okunu atamaz. Bu hakkı kaybetmiş sayılır. Eğer bitiş sinyalinden sonra ok atarsa hedefteki oklardan en fazla puan alan değerlendirme dışında bırakılır.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Orta Çağ ve Orta Çağ Silahları(5365)

Okçuluk - Okçuluk Yayları ve Özellikleri(5362)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Toplam Yorum Sayısı: 1

Önceki Yorumları Göster!

Son 5 Yorum Aşağıda Listelendi!

naran ay - 13.12.2016, 15:05
 

iyi gibi


Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!