KPSS Sınav Kazandıracak Tarih Notları

Türklerde Federatif Yapının Kanıtları Nelerdir
Federatif yapılarda, ülke topraklarındaki yönetim birimlerinin iç işlerinde bağımsız hareket ederken dış işlerinde merkezî yönetimle birlikte hareket ettiği görülmektedir. İslamiyet öncesi Türk devletlerinde bu yapının varlığına kanıt olarak şunlar gösterilebilir: 1. Türk egemenlik anlayışında “Ülke hanedanın ortak malıdır.” anlayışı benimsendiğinden hanedan üyesi erkekler ülkenin farklı bölgelerinde yönetici olarak görevlendirilmişlerdir. İç işlerinde serbest hareket ettiklerinden, bu uygulama federatif yapının varlığına kanıt olarak gösterilebilir. 2. Türk devletlerinin birçoğunda “ikili sistem” adı verilen Doğu – Batı şeklinde ülkenin iki koldan yönetilmesi uygulaması görülmektedir. Doğu, hükümdar tarafından yönetilirken Batı, hanedan üyelerinden “yabgu” unvanı kullanan ve iç işlerinde bağımsız hareket eden bir yönetici tarafından idare edilmiştir. Bu durum federatif yapının varlığına kanıt olarak gösterilebilir. 3. Türk devletlerinde iç işlerinde bağımsız hareket eden “boy” örgütlenmesi görülmüştür. En küçük siyasi birim olan boyları yöneten boy beyleri iç işlerinde bağımsız hareket etme hakkına sahip olmuşlardır. Bu durum federatif yapının varlığına kanıt olarak gösterilebilir.
ikta Sistemi ve Ülke Yönetimindeki Etkileri
İkta Sistemi Büyük Selçuklu Devleti’nden itibaren uygulanan toprak sistemidir. Bu sistem sosyal, siyasi, ekonomik, askerî alanlarda devletin işleyişini güçlendirmiştir. 99İkta sahibine arazi, hizmet ve görev karşılığı verilirdi. 99İkta sahibi kendisine verilen arazi ile ilgili şunları yapmakla görevliydi: 1. Bölgenin yönetimi 2. Vergilerin toplanması 3. İç güvenliğin sağlanması 4. Bayındırlık faaliyetlerinin yapılması 5. Üretimin sürekliliğinin sağlanması 6. Savaş döneminde hazır durumda orduya katılacak “cebelü” adı verilen atlı asker yetiştirilmesi.
Dikkat: İkta sahibinin topladığı vergiler hazineye aktarılmamıştır. Toplanan vergilerden kendi giderlerini karşılayan ikta sahibi, vergilerin kalanı ile devlete “cebelü” yetiştirmekle sorumluydu.
Osmanlı Devleti’nde yönetici sınıfa geçebilmek için Müslüman olmak şarttır. Müslüman olduktan sonra aranan şartlar ise Türkçe bilmek ve medrese ya da enderundan mezun olarak liyakat sahibi duruma gelmektir. Gayrimüslimlere devlet memuru olma hakkı 1856’da yayımlanan Islahat Fermanı ile tanınmıştır.
OSMANLI DEVLETİ’NDE YENİÇERİ OCAĞINA KARŞI ALTERNATİF ARAYIŞLARI NELERDİR?
XVII. yüzyıldan itibaren bozulmaya yüz tutan Yeniçeri Ocağı askerî alanda ıslahatları zorunlu hâle getirmiş, Osmanlı yöneticileri zaman zaman bu ocağı kapatmayı ya da ocağa alternatif ordular kurmayı amaçlamışlardır. 1. III. Selim Döneminde kurulan Nizamı Cedit Ordusu Yeniçeri Ocağına alternatif olarak düşünülmüş ancak yeniçeri isyanları sonucu III. Selim’in attığı bu adım başarısız olmuştur. 2. II. Mahmut Döneminde Yeniçeri Ocağına alternatif olarak kurulan Sekban-ı Cedit ve Eşkinci Ocağı yeniçeri isyanları sonucu kaldırılmıştır. 3. II. Mahmut 1826’da halkın ve Topçu Ocağının desteği ile Yeniçeri Ocağını kaldırarak yerine Asakir-i Mansure-i Muhammediye Ordusunu kurmuştur. Bu ordu Yeniçeri Ocağına alternatif olarak alınmamalıdır. Yeniçeri Ocağının yerine kurulmuştur.
BALKAN SAVAŞLARINDAN SONRA İMZALANAN ANTLAŞMALAR VE ÖZELLİKLERİ
Balkan Savaşları I. ve II. Balkan Savaşı şeklinde 1912 ve 1913 yıllarında yaşanmıştır. I. Balkan Savaşı’nda Osmanlı ağır yenilgi alırken II. Balkan Savaşı’nda diğer Balkan ülkelerinin Bulgaristan’a saldırmasından yararlanarak kaybettiği yerlerin bir kısmını geri almıştır. Balkan Savaşları sonrasında imzalanan antlaşmalar şöyledir: 991913 Londra Antlaşması: I. Balkan Savaşından sonra imzalanan bu antlaşmada Osmanlı Devleti; Makedonya, Ege Adaları, Batı Trakya ve Doğu Trakya’yı kaybetmiştir. Son azınlık Arnavutların bağımsızlığını da tanımak zorunda kalmıştır. Türkiye – Bulgar sınırı Midye – Enez Hattı olarak belirlenmiştir. 991913 Bükreş Antlaşması: Osmanlının katılmadığı bu antlaşmada Bulgaristan II. Balkan Savaşı’nda Osmanlıdan aldığı toprakları diğerlerine bırakmak zorunda kalmıştır. 991913 İstanbul Antlaşması: II. Balkan Savaşı’ndan sonra Osmanlı ve Bulgaristan arasında imzalanan bu antlaşmada Türk – Bulgar sınırı Meriç Nehri olarak kabul edilmiş; Edirne, Kırklareli, Dimeteko Türk toprağı kabul edilmiştir. Bulgaristan’da kalan Türklerin vatandaşlık hakları güvence altına alınmıştır. 991913’te Yunanistan ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan Atina Antlaşması ve 1914’te Sırbistan ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan İstanbul Antlaşması’nda Türk azınlık hakları güvence altına alınmıştır.
- ÖNEMLİ:Türkler ilk kez I. Balkan Savaşı’ndan sonra azınlık durumuna düşmüş, II. Balkan Savaşı’ndan
sonra Bulgaristan ile imzalanan İstanbul Antlaşması ile ilk kez azınlık statüsünde kabul edilmişlerdir.
LOZAN ANTLAŞMASI’NDAN SONRA GÜNDEME GELEN KONULAR
1. Yabancı Okullar Sorunu: Lozan’da çözülen ancak Cumhuriyet Döneminde tekrar günmede gelen ilk sorundur. Fransa sorun çıkarsa da sorun iç sorun kabul edilmiş ve hiçbir şekilde taviz verilmemiştir.
2. Irak Sınırı Sorunu (Musul Sorunu): Lozan’da çözümü ileriye bırakılan tek konudur. Cumhuriyet Döneminde İngiltere, Irak Hükûmeti ve Türkiye arasında yapılan görüşmelerde çözüme kavuşturulamamıştır. Milletler Cemiyetine taşınan sorunda Milletler Cemiyeti Türkiye’nin aleyhine karar vermiştir. Savaş hazırlığının yapıldığı dönemde Şeyh Sait İsyanı’nın yaşanması Türkiye’nin geri adım atmasına ve 1926 Ankara Antlaşması ile Musul’u Irak’a bırakmasına neden olmuştur.
3. Dış Borçlar Sorunu: Türkiye’nin borç ödemede sıkıntı yaşaması Fransa’nın sorun çıkarmasına neden olsa da durum dostluk çerçevesinde çözüme kavuşturulmuş, borçlar taksitlendirilmiştir.
4. Nüfus Mübadelesi Sorunu: Yunanistan’ın İstanbul’da fazla Rum bırakmak istemesi üzerine yaşanan sorun Milletler Cemiyeti gündemine taşınmış ancak Milletler Cemiyeti sorunu çözüme kavuşturamamıştır. 1930’da Türkiye ve Yunanistan arasında yapılan Ahali Mübadelesi Antlaşması ile sorun dostluk çerçevesinde çözüme kavuşturulmuştur.
5. Boğazlar Sorunu: II. Dünya Savaşı tehlikesinin çıkması üzerine Türkiye Boğazlar konusunda Milletler Cemiyetine başvurmuş, yapılan görüşmelerden sonra 1936’da Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Lozan’da kurulan komisyon yönetimi kaldırılarak Türkiye’nin Boğazlar bölgesini silahlandırabilmesine imkân tanınmıştır.
6. Suriye Sınırı Sorunu (Hatay Sorunu): Fransa’nın Suriye’den çekilirken Hatay’ı Suriye’ye bırakması üzerine Türkiye Milletler Cemiyetine başvurarak Hatay’da halk oylaması istemiştir. 1937’de yapılan görüşmelerden sonra Hatay Bölgesi’nde özel bir yönetim oluşturulmuş, 1938’de Hatay Cumhuriyeti kurulmuştur. Hatay, Atatürk’ün ölümünden sonra Hatay Meclisinin kararı ile ana vatana katılmıştır.
TÜRKİYE’NİN MİLLETLER CEMİYETİNE ÜYELİĞİ İLE İLGİLİ TEMEL BİLGİLER
I. Dünya Savaşı’nın sonunda dünya barışını korumak amacıyla kurulan Milletler Cemiyeti daha çok, büyük devletlerin çıkarları doğrultusunda hareket etmiştir. Türkiye bu örgütlenmeye 1932 yılında üyelik için davet edildikten sonra katılmıştır. 1920’de kurulan Milletler Cemiyetine Türkiye’nin geç üye olmasında Musul Sorunu sırasında Milletler Cemiyetinin İngiliz yanlısı hareket ederek haksız kararlar alması etkilidir. 99Milletler Cemiyeti’ne Türkiye’nin üyeliğini kolaylaştıran nedenler şunlardır: Yunanistan ile Türkiye arasındaki Nüfus Mübadelesi Sorunu’nun çözülmesi, Musul Sorunu’nun 1926 Ankara Antlaşması ile çözüme kavuşturulması ve İngiltere’nin Türkiye ile yakınlaşması, Sovyet Rusya’nın da Milletler Cemiyetine üye olması. 99Türkiye’nin Milletler Cemiyetine üye olması bazı konuların Türkiye lehine çözülmesinde etkili olmuştur. Bunlar; ●●Boğazlar Sorunu’nun 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile lehimize çözülmesi, ●●Hatay Sorunu’nun lehimize çözülmesidir.
ATATÜRK DÖNEMİNDE OLMAYAN VE ÖSYM’NİN SINAVLARINDA KULLANABİLECEĞİ BİLGİLER
1. Ziraat Bankası, Mülkiye Mektebi, Kızılay, Osmanlı Devletinin Dağılma Döneminde kurulmuştur. 2. İlk modern resim sergisi, ilk modern müzecilik, ilk öğretmen okulları, Osmanlı Devleti’nin Dağılma Döneminde açılmıştır. 3. İlk kez bir anayasanın ilan edilmesi 1876’da Kanunuesasi’nin kabulü ile gerçekleşmiştir. Ve ilk kez bu anayasada başkent, dil ve din belirtilmiştir. 4. Varlık Vergisi, Ekmek Karnesi, Millî Korunma Kanunu Köylüyü Topraklandırma Kanunu, Toprak Mahsulleri Ofisi Kanunu, Kesintisiz Çok Partili Hayata Geçiş, Tek Dereceli Seçim Usulü, Gizli Oy Açık Sayım Uygulaması Atatürk’ten sonra yaşanan gelişmelerdendir. 5. Truman Doktrini, Marshall Planı, NATO’nun Kuruluşu, Kore Savaşı, Kıbrıs Sorunu, Varşova Paktının Kuruluşu, Bağdat Paktı (CENTO), Molotov Planı Atatürk’ten sonra yaşanan gelişmeler arasındadır. 6. Türk Ocakları, II. Meşrutiyet Döneminde kurulmuştur. 7. Köy Enstitüleri Atatürk’ten sonra İsmet İnönü Döneminde açılmıştır. 8. Atatürk’ü Koruma Kanunu, Adnan Menderes Döneminde çıkarılmıştır.
- Önemli: Atatürk Dönemi ile ilgili sorularda
soru kapsamı içerisine 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkışı ile başlayıp 10 Kasım 1938’de Atatürk’ün ölümü ile biten dönem alınmalıdır.
Orta Asya’dan göçler ile Göçebe yaşam tarzını birbiri ile karıştırmama yöntemi -> Aynı bina içerisinde,her dersi ayrı bir sınıfta işlediğinizi düşünün.Bu durum göçebeliktir. -> Batman’daki bir deshaneden İstanbulda’ki bir dershaneye geldiğinizi düşünün.Bu durum göçtür.
Türk devletlerinde mutlak monarşinin olmadığını kanıtlayan durumlar;
–>> Hükümdarlarında TÖRE kurallarına uymak zorunda olması –>> Devlet işlerini görüşmek için Kurultay meclisinin toplanması
Sorularda DİKKAT!.
—>>>> El değirmeni- Tahıl Ambarı- Yanık buğday taneleri, Tarımı çağrıştırsa da Tarım yapıldığına dair kesin kanıt değildir.
Özellikle hangisi KESİN KANIT diye başlayan sorularda dikkat edilmesi gerekiyor…
Anadolu Türk mimarisi ile ilgili bir soru ile karşılaştığımızda şöyle bir yol izleyebiliriz;
–>> Öncelikle ilk türk beyliklerine ait eserleri öğrenelim.Eğer onlardan herhangi biri soruluyor ise kolay yapılır. —>> Bir mimari eser Bursa,Edirne ve İstanbul’da ise Osmanlı’ya aittir. —>> Bir Mimari eserin isminde KEY hecesi geçiyor ise kesinlikle Anadolu Selçuklu’ya aittir. —>> Kayseri, Sivas,Konya,Kırşehir şehirlerindeki eserler genellikle Anadolu Selçuklu’ya aittir
Osmanlı Devletinde kurulan bankalar ->> İlk Banka 1847′de kurulan Bank-ı Dersaadet’tir.
->> 1856′da İngiliz -Fransız Ortaklığı ile Bank-ı Osmani kurulmuştur. Bu banka 1863′te Bank-ı Osman-i Şahane adını almıştır. Para basma yetkisine sahip olan bankadır.
–>> Tanzimat döneminde, Mithat paşanın çabaları ile, çifçtçiye kredi vermek için memleket sandıkları açılmıştır.Bu sandıklar daha sonra kurulan ziraat bankası’nın temellerini oluşturmuştur.
–>> 1883 yılında tütünün alınıp-satılma hakkı REJİ İDARESİ’ne bırakılmıştır.
->> 1906 Yılında ulsal bir burjuvazi oluşturabilmek için İtibar-ı Milli Bankası Açılmıştır.
Mimar Sİnan’ın Çıraklık- Kalfalı- Ustalık eserlerinin sırası;
Şehzade Camisi, Süleymaniye Camisi, Selimiye Camisi.
Dipnot:
Gayrimüslimlere askerlik hakkı(Tazminat) ve yönetime katılma hakkı (1.Meşrutiyet) hakları dışında kalan haklar Islahatta verilmiştir.
Dipnot: Misak- Milli kararları bir parlamento kararıdır ve temelleri Erzurum ve Sivas kongreleri ile atılmıştır. Temel İlkesi ve özü TAM BAĞIMSIZLIK’tır ve milli mücadelenin temel programıdır. Oy birliği ile ulasal bir ANT(yemin) olarak kabul edilmiştir. Aldığı kararların kapsamını KABSAR olarak kodlayabiliriz.
KABSAR. Kapitülasyon Azınlık Boğazlar Sınırlar Arap İlleri Refarandum
Sorularda Dikkat -1
–>> Paris barış konferansında Ege’nin yunanistan’a verilmesi –>> 2. İnönü muhaberesinden sonra İtalya’nın Anadolu’dan çekilmesi kararı alması —> Sakarya Meydan Muhaberesinden sonra, İtalya’nın Anadolu’yu tamamen boşaltması ve Fransa’nın TBMM ile Ankara Antlaşmasını imzalaması
durumları verildiğinde itilaf devletleri arasındaki görüş ayrılığı vurgulanmaktadır..
Sorularda DİKKAT-2
>>> Kars önlerinde ermenilerin yenilmesi sonrası Gümrü antlaşmasının imzalanması >>> 1. İnönü muharebesi sonrası, TBMM’nin Londra konferansına çaprıması ve Sovyet Rusya ile Moskova Antlaşmasının imzalanması >>> Sakarya Meydan Muharabesi sonrası, Fransa ile Ankara,Kafkas cumhuriyetleri ile Kars antlaşmasının imzalanması
durumları verildiğinde,askeri başarıların diplomatik başarıları da peşinden getirdiğine vurgu yapılmaktadır..
İstiklal Mahkemelerinin Kurulduğu olaylar; > TBMM’ye isyanlarda > Tekalif-i Milliye Emirleri Sırasında > Şeyh Sait İsyanı’nda >İzmir suikastı girişiminde
Türk Kadınına Verilen Sİyasi Haklar
> 1930->> Belediye Seçimlerine Katılma >1933 –> Muhtarlık seçimlerine katılma >1934–>> Vekillik seçimlerine katılma ve seçilebilme (Seçme-seçilme hakkı)
Ek olarak belirtmek gerekir ki;
Türk kadını sosyal ve ekonomik haklarını, Avrupa’lı hemcinslerinden çok sonraları elde etmişken, siyasi haklarını birçok Avrupa ülkesinden ÖNCE elde etmiştir..
Hazırlayan : Serdar KAYAR |