Demir Çağı ve Urartular
Demir Çağı
Demir Çağı, insanlık tarihinin ilkçağlarında, hayvanları öldürmek için kullanılan keskin bıçakların, ağaç kesmeye yarayan baltaların ve savaş aracı olan kılıçların demirden yapılmaya başlandığı döneme verilen addır. Demir Çağı, Tunç Çağı'ndan sonradır. Demir cevheri yani içinde demir bulunan kayaç ve topraklar dünyada en çok rastlanan madenlerdendir. Doğada yer yüzeyine yakın yerlerde bulunduğu için tunç yapımında kullanılan bakırdan çok daha kolay elde edildi. Bu nedenle de daha ucuzdu. Demir odunkömürü ateşinde eritilirdi ve bu işlem için çok fazla araç gereç gerekmiyordu. Ormanlara yakın kurulan odunkömürü ocakları demir elde edilmesini çok kolaylaştırmıştı. Demir kullanımının yaygınlaşmasıyla, çok miktarda üretilebilen tarım ve sanayi aletleri herkesin edinebileceği mallardan oldu. Oysa tunç eşyalar ve aletler yalnızca zenginlerin alabileceği kadar değerli ve pahalıydı. Artık kendisine tarla açmak isteyen herkes çarşıdan bir balta ve bu tarlayı sürmek için saban demiri satın alabilirdi. Zanaatçılar demirden yapılmış aletleri kolayca bulabiliyorlardı. Gene demirden yapılmış ucuz savaş aletleri zengin olmayan halkların da savaşlarda söz sahibi olmasmı sağladı. Tunç ise kova, kazan, kaçak gibi ev eşyaları ile yüzük, bilezik, broş ve iğne gibi süs eşyalarının yapımına ayrıldı. Demir Çağı MÖ 1200'lerde başladı. Daha önceleri de demir madeni biliniyor ve kullanılıyordu, ama çok az bulunduğu için çok değerliydi. Bu madenden, süs eşyaları ile kral hançerlerinin sivri bölümlerinin yapımında yararlanılıyordu. MÖ 14. yüzyılın ortalarında yaşamış ünlü Mısır Firavunu Tutanhamon'un mezarında demirden bir hançer bulundu. Demir MÖ 15. yüzyılda Yunanistan'da altın kadar değerliydi. MÖ 3000 yıllarından kalan Mısır mezarlarında, MÖ 2500-2200 döneminden Alacahöyük kral mezarlarında, gene MÖ 2700'lerden kalma Mezopotamya'daki Ur kral mezarlarında demir eşyalar bulunmuştur. Elimizde Hititler'den kalma demir eşya yoktur, ama MÖ 2000 yıllarından kalan yazılı Hitit belgelerinde çok değerli bir maden olarak demir kullanımından söz edilmektedir. Demir Çağı Yakındoğu'daki ileri uygarlıklara son veren barbar akınlarının ardından Doğu Akdeniz ülkelerinde başladı. Önceleri İran, Suriye, Filistin, daha sonra Mezopotamya, Kafkasya, Kıbrıs ve Girit'te demir üretimi ve kullanımı belirgin ölçüde arttı; Batı Avrupa'da ise MÖ 10. yüzyıldan başlayarak gelişti. İtalya ve Alpler'de MÖ 8. yüzyılda, Yunanistan'da ise MÖ 1000'in başlarında görüldü. Demir Çağı İngiltere'ye MÖ 500'de, yani Çin'e ulaşmasından bir yüzyıl sonra geldi. Demir İngiltere'ye mallarını satmak için dolaşan tacirler ve yeni topraklar arayan kavimlerce getirildi. Bu kavimler Avrupa'dan batıya doğru göç ettiler ve MÖ 5.-3. yüzyıllar arasında İngiltere'ye yerleştiler.
Demir Çağındaki Gelişmeler
Çağın ilk dönemlerinde eskinin büyük imparatorlukları yerini tüccar ve zanaatçıların ağırlıkta olduğu küçük kent devletlerine bıraktı. Ucuz demirden yapılan tarım aletlerinin bollaşması tarımın hızla gelişmesine yol açtı. Ayrıca kıskaç, pergel, kerpeten gibi bazı yeni aletler geliştirildi. Demir araç gereçlerle ormanlar kesildi; yeni alanlar tarıma açıldı; besin üretiminin artması sonucunda da hızlı nüfus artışları oldu. Ayrıca demir gemi yapımında da kullanılmaya başlandı.
Urartular Hakkında Bilgi
– Urartu devleti, Doğu Anadolu’da Asya kökenli Huriler tarafından kurulmuştur (M.Ö. 900).
– Merkezi Tuşpa (Van) olan Urartular, yaklaşık iki yüzyıl boyunca Doğu Anadolu’da önemli bir güç oluşturmuşlardır.
– M.Ö. 600’lerde Medler tarafından yıkılmışlardır.
– Krallıkla yönetilmiştir. Ülkeyi eyaletlere ayıran Urartular, valileri merkezden atayarak merkezi otoriteyi güçlü tutmayı amaçlamışlardır.
– Urartular, mezarlarını ev ve oda biçiminde yapmışlar, mezarlara ölünün değerli eşyalarını koymuşlardır.
– NOT: Bu durum, Urartularda öldükten sonra hayatın devam ettiğine dair inancın yaygın olduğunu göstermektedir.
– Urartular tarım, hayvancılık ve madencilikle uğraşarak geçimlerini sağlamışlardır. Tarımı geliştirmek için sulama kanalları yapmışlardır. Bunların en önemlisi 80 km uzaktan su getiren Şamran kanalıdır.
– Urartularda kaya işçiliği, maden işlemeciliği ve su mimarisi gelişmiştir.
– Asur çivi yazısını ve hiyeroglif yazısını kullanmışlardır. |