Phaidon (Platon, Eflatun)
Elis'li Phaidon MÖ 4. yüzyıl Antik Yunan filozoftur. Elis şehrinin yerlisidir. Savaşta esir edilmiş ve köle olarak satılmıştır. Atina'da özgür olmasını sağlayan Sokrates ile tanışmıştır. Sokrates’in çabasıyla Alkibiades ya da Kriton ve çevresi fidye ödeyip onu kurtarmışlardır. Özgür olunca yaşamını felsefeye adamıştır. Hieronymos "Kuşkuculuk Üzerine" adlı eserde kendisinden bahsetmiştir. Zopyros ve Simon adlı diyalogları yazmıştır. Nikias, Kunduracı Sohbetleri Medios adlı diyalogları da yazdığı rivayet edilmektedir.
Phaidon'un Diyaloğu
Platon ölümden sonra bir şeyin olduğuna kuvvetle inanmaktadır. Platon’a göre ölüm; bir yandan tenin ruhtan ayrılması, kendi kendine kalması, diğer yandan da ruhun tenden ayrılarak kendi kendine varolmaya devam etmesidir. İnsan, hakikatin bilgisine ancak ruhu bedenle olan ilişkisinden koparmakla ulaşabilir.
Ruh hakikate varmaya çalışırken tenin engelleriyle karşılaşmaktadır. Ruh gerçekler hakkında bilgi edinmeyi düşünmeyle gerçekleştirmektedir. Hakikatin bilgisine ulaşmaya çalışan filozof ruhu; ten’e hiçbir değer vermeyen, ondan kaçan ve kendi ile başbaşa kalmaya çalışan bir ruhtur. Ten akılla beraber oldukça, ruh böyle kötü bir şeye bulaştıkça istenilen şeye yani hakikate ulaşmak imkansızlaşır. Bir şeyi gerçek olarak bilmek için tenden ayrılmak, yalnız ruhla, nesneleri kendiliklerinde temaşa etmek gerekir. Böylelikle bilgeliğe ulaşılır. Tenle beraber bulundukça hiçbirşeyi arıklığı içinde öğrenmek mümkün değilse eğer; ya gerçek bilgi hiç mümkün değildir ya da onu yalnız ölümden sonra elde ederiz. Çünkü tenden ayrılan ruh ancak o zaman kendi kendisiyle kalır, daha önce buna imkân yoktur. Platon’a göre ruhu arıtmak; onu ne kadar mümkünse o kadar tenden ayırmak, tenin her noktasından hareket ederek kendine dönmeye, kendi içine kapanmaya, mümkün olduğu kadar şimdiki ve gelecekteki hayatta bağlarından kurtulmuş gibi tenden kurtulmuş olarak kendisiyle başbaşa yaşamaya alıştırmaktır. Ruhun tenden bu kurtuluşu ölümdür.
Platon’a göre bütün şeyler karşıtlarından doğmuştur. Hayat ile ölüm birbirlerinin karşıtı oldukları için birbirlerinden doğuyorlar. İki hayat ve iki ölüm olduğu için de aralarında çifte doğuş vardır. Ona göre yeniden yaşamak, ölülerden yaşayanlara giden bir doğuştur. Ölüler bir yerde bulunmaktadırlar bu, oradan da yeniden hayata döndüklerini kabul etmemiz için yeterli bir delildir. Platon, kendisinin ortaya koyduğu, öğrenmenin bir anımsamadan başka bir şey olmadığı kabulünden, şimdi hatırladığımız şeyleri önceki bir zamanda öğrenmiş olmamıza bir delil olarak görmüştür. Platon buradan da ruhun ölümsüz olduğu sonucunu çıkarmıştır.
Phaidon diyaloğunun ana fikri; elde ettiğimiz bilgiler bir anımsamadır, bunlar insanın bu dünyadaki algılamalarıyla kendisine gelen şeyler değildirler. Hatırlama sadece birbirine benzeyenlerden çıktığı gibi bazen farklı sözlerden de çıkabilir. Platon’a göre ruh her zaman aynı kalana, aynı kalmayandan daha çok benzer. Ten değişene daha çok benzer.
Ayrıca; PLATON’UN RUHUN ÖLÜMSÜZLÜĞÜ DÜŞÜNCESİNİ PHAİDON DİYALOĞUNDA TEMELLENDİRİŞİ Dokümanı için Tıklayınız... |