Araştırma ve ödevleriniz için her türlü kaynağı ve dokümanı En Geniş Araştırma ve Ödev Sitesi: www.arsivbelge.com ile bulabilir ve İsterseniz siz de kendi belge ve çalışmalarınızı gönderebilirsiniz!
Her türlü ödev ve dokümanı
www.arsivbelge.com ile kolayca bulabilirsiniz!

Araştırmalarınız için Arama Yapın:


Araştırmalarınız için Arama Yapın:

  
                    

İnsan Sevgisi ve Aile
www.arsivbelge.com
İnsan Sevgisi ve Aile dokümanıyla ilgili bilgi için yazıyı inceleyebilirsiniz. Binlerce kaynak ve araştırmanın yer aldığı www.arsivbelge.com sitemizden ücretsiz yararlanabilirsiniz.
İnsan Sevgisi ve Aile başlıklı doküman hakkında bilgi yazının devamında...
Ödev ve Araştırmalarınız için binlerce dokümanı www.arsivbelge.com sitesinde kolayca bulabilirsiniz.

Sevgi ve Aile ( Kompozisyon - Yazı örneği )

 İnsan, ekmekle doyar, emekle büyür, sevgiyle yaşar. Sevgi varlığın yaratılış sebebidir. Çünkü varlığı var eden Allah, onu, sevgiyle yaratmış, sevmiş ve sevilmeyi istemiştir.

Aile binasının harcını sevgi ve inançla karınız. Harcı sevgi ve inançla karılan aileler, değil bu dünyada, öte dünyada da çözülmezler.

Ailede sevgi şartsız olmalıdır. Şartsız sevginin illeti yine sevgidir. Şartlı sevgi “şöyle davranırsan seni severim, böyle davranırsan seni sevmem” mesajını verir. Şartsız sevgi “seni, sen olduğun için seviyorum” der. Kimi tefsirlerin Hz. Peygamber’in amcası Ebu Talib hakkında indirildiğini söyledikleri “Sen sevdiğini doğru yola iletemezsin, fakat Allah dilediğini doğru yola iletir” (28:56 ) âyetinde, Hz. Peygamber’in, birini sevmesi için hidayete ermiş olması şartının dahi koşulmaması, hayli dikkat çekicidir.

Aileyi içerisinde barındıran ev, ya cennet köşelerinden bir köşe, ya da cehennem çukurlarından bir çukurdur. Evi cennetten bir köşe yapan şey sevgi, cehennemden bir çukur yapan şey ise sevgisizliktir.

Sevginin cennetten bir köşeye dönüştürdüğü evlerde yetişen çocuklar, kendisiyle barışık, kendine ve başkalarına güvenen ve güvenilen, sevecen, umutlu, hoşgörülü ve mutlu birer insan olarak hayata atılırlar.

Eşler arası sevginin bir tezahürü de kıskançlıktır, fakat her kıskançlık sevgiden doğmaz, bazı kıskançlıklar nefretten doğarlar. Sevgiden doğan kıskançlık sevgiyi geçerse onu yer bitirir. Sevgiden doğan kıskançlığın sevgiyi yiyip bitirmesine fırsat vermemek gerekir.

Kıskançlığın en kötüsü, kişinin sevdiği bir değeri Allah’tan ve O’nun davasından kıskanmasıdır. Bu durumda iki sonuç kaçınılmazdır: Ya kıskananın kıskandığı kendi başına bela edilir, ya da tamamen elinden alınır.

Ailede sevgiyi, ilgi doğurur. Deyim yerindeyse ilgi, sevginin hem anasıdır hem çocuğu. İlgisiz sevgi, iktidarsız sevgidir. “Seni seviyorum” deyip de sevginin isbatı anlamına gelen ilgi ve emeği göstermeyen biri, sevginin bedelini ödemekten kaçınıyor demektir. Bedeli ödenmemiş sevgi, haksız kazançtır.

Sevgiyle bir arada tutulamayan aileler, aile reisinin baskısı ve zorbalığıyla bir arada tutulmak zorundadırlar. Sevginin değil de, tahakkümün hakim olduğu böylesi ailelerde aile reisi ‘efendi’, geri kalan fertler ‘kul-köle’ mesabesindedir. Küçük bir dikta yönetiminin hakim olduğu bu ailede aile reisi saltanatını yürütebilmek için baskıya ihtiyaç duyar, ailenin diğer bireyleri de aile adlı bu küçük krallıkta ceberut ve baskıcı rejimlerin uysal vatandaşları gibi bastırılmış, sindirilmiş, uysallaştırılmış, özetle nesneleştirilmiş birer unsurdurlar. Aslında, baskıcı ve zalim yöneticilere uysal, uyumlu ve sünepe vatandaşları yetiştiren birer fabrikadır bu tür aileler. Tıpkı, firavunun emri altında köle yapılan İsrailoğulları'nın, Musa gelmezden önceki uysal ve köleliğe razı hâlleri gibi.

Aile bireylerine özgürlük sevgiyle verilir. Çünkü sevgiyle verilen özgürlük parçalayıcı ve ayrıştırıcı değil, yürekten bağlayıcı ve birlikteliği sağlayıcı bir işlev görür. Bu sayede topluma aklı hür, vicdanı hür, satılamaz ve satınalınamaz şahsiyetler kazandırılmış olur.

Sevdiği için evlenenler olabileceği gibi evlendiği için sevenler de olabilir. Aslolan sevginin gerçek bir biçimde dal-budak salması ve üretici, özgürleştirici ve sağaltıcı bir sevgi olmasıdır. Eğer sevgi bunların tersi olan tüketici, tutukdayıcı, kör edici bir tutkuysa (sevgi değil), bu sevginin muhatapları birbirlerini tanıyıncaya kadar ya da kavuşuncaya kadar severler. Oysa ki erdemli insanlar tanıyıncaya kadar değil tanıdıkça seven ve sevilen insanlardır. Bunun tersi ‘şıpsevdilik’tir; şıpsevenler çıtkırılırlar, çünkü sevgilerinin kökleri gelişmemiştir.


Ekleyen:Ümit SERT
Kaynak:(Alıntıdır)
Aradığınız Dokümanı Bulamadıysanız, Farklı Araştırmalar Yapmak İstiyorsanız Site İçi Arama Yapabilirsiniz!

Ödev ve Araştırmalarınız için www.arsivbelge.com Sitesinde Kaynak Arayın:

Ödev ve Araştırmalarınız için Arama Yapın:
     Benzer Dokümanları İnceleyin
Doğa ve Hayvan Sevgisi Şiir(5416)

İnsan Irkı ve İnsan Türünün Dağılımı(5394)

AİLE HUKUKU(5393)

Eşlerin Birbirlerine ve Aile Fertlerine Karşı Sorumlulukları(5387)

Antropoloji Bölümü – Mesleği(5373)

          Tanıtım Yazıları
      
Türkçe İtalyanca ve Almanca Cümle Çevirisi İçin Birimçevir Sitesi

Esenyurt, Beylikdüzü ve Kartal Bölgelerinde Satılık Daire İlanları

Belge Çevirisi

Siz de Tanıtım Yazısı Yayınlamak İçin Tıklayın

Diğer Dökümanlarımızı görmek için: www.arsivbelge.com tıklayın.          

Siz de Yorum Yapmak İstiyorsanız Sayfanın Altındaki Formu Kullanarak Yorum Yazabilirsiniz!

Yorum Yaz          
Öncelikle Yandaki İşlemin Sonucunu Yazın: İşlemin Sonucunu Kutucuğa Yazınız!
Ad Soyad:
          
Yorumunuz site yönetimi tarafından onaylandıktan sonra yayınlanacaktır!